Translate

15 Mayıs 2014 Perşembe

Hedef Pazarı Bulmak

İhracat yönelmek, neredeyse her KOBİ'nin amacı haline geldi. Bu da mutluluk verici bir gelişme. Çünkü ülkemizde yaratılan katma değerler karşılığında yabancı para girdisi sağlanması ve yerel kaynaklarımızın, yurt dışında değerlendirilmesi veyurt dışı gelirlerimizin artması, ülke refahını arttırmak için gerekli olan bir şey.
Yurt dışına açılmanın ilk adımlarından birisi olan hedef pazarın tanımlanması konusunda dikkat edilmesi gereken bazı noktaları vurgulamak istiyoruz.
Öncelikle, ihraç pazarına sürmek istediğimiz ürünümüzün küresel ticaret hareketlerini saptamak ve en çok ithalat yapan ülkeleri belirlemek gerekli. Bunu yapabilmek için önce, ürünümüze ait Gümrük Tarife İstatistik Pozisyon (GTİP) veya İngilizce HS ( Harmonized System Code ) dediğimiz numarayı doğru bir şekilde belirlemeliyiz. Yapacağımız araştırmalarda istediğimiz bilgilere erişebilmemiz, bu numaraların doğru belirlenmesine bağlıdır. Bunun için Gümrük ve Ticaret Bakanlığının www.gumruk.gov.tr internet sayfasındaki arama çubuğuna tarife cetveli yazdığımızda açılan sayfadan, güncel tarife cetvelinin sıkıştırılmış dosyasını indirmemiz gerekiyor. Buradaki Excel sayfalarını inceleyebilir veya bir gümrük müşavirine danışarak GTİP numarasını bulabilirsiniz.
Küresel ticaret rakamlarını bulmak için ise Birleşmiş Milletler, Uluslararası Ticaret Merkezi'nin internet sitesindeki, Pazar Araştırması Gereçleri sayfasına girmeliyiz. (http://legacy.intracen.org/marketanalysis/default.aspx)
İsterseniz doğruca www.trademap.org sitesine girerek, GTİP numarası ile hangi ülke bu üründen ne miktarda ve ne tutarda ithalat veya ihracat yapmış onu bulabiliriz. Bu siteye girdiğinizde, pazar arayacaksanız ithalat veya rakiplerinizi görmek isterseniz ihracat seçeneğini tıklayacaksınız. Açılan sayfadaki alt kutucuklara önce ürününüzün GTİP numarasının ilk 6 hanesini yazınız. Çünkü bu tür siteler hep ilk 6 hane üzerinden çalışmaktadır. Ülke kutusuna " Turkey " yazarak, " Partner " kutusuna da araştırmak istediğiniz ülkenin adını yazacaksınız. Daha sonra açılan açılan sayfada GTİP'sini yazdığımız ürünün Türkiye ile partner olarak yazdığınız ülke arasındaki ticaretini görebilirsiniz. Eğer rakip ülkelerin bilgilerine ulaşmak istiyorsanız, ülke kutusuna o ülkenin adını ve partner kutusuna da alıcı ülkenin adını yazacaksınız. Açılan bu sayfanın üst sıralarındaki kutucukların " Country " ve " Partner " seçimlerini " All " seçeneğini tıklayarak değiştirirseniz, ürününüzün küresel ticaret rakamlarını görebilirsiniz. Bu şekilde belirleyeceğimiz ülkelerin ithalat rakamlarına ve taşıma bedellerinin ürünümüzü nasıl etkileyeceğine bağlı olarak, ülkemize coğrafi yakınlıklarına bakarak, bir ön eleme yapmalıyız.
Ürünümüz tüketim maddesi ise, ülkemizdeki tüketici kitlesinin bir benzerinin orada bulunup bulunmadığını öğrenmek için, hedefleyeceğimiz ülkenin nüfus yapılanmasını (demografik) belirleyen istatistikleri incelememiz faydalı olacaktır. Küresel çapta tüm ülkelere ait bütün bilgilere kolaylıkla, The World Factbook üzerinden erişebilirsiniz.
Hedeflemeyi planladığımız ülkenin döviz ödemelerinin nasıl yapıldığı önemlidir. Kârlı olabilecek taleplerin geldiği bir ülkenin döviz transferlerini 6 aydan önce yapılamadığını öğrenmek, bizleri kârlı da olsa o işlerden uzaklaştırmıştı.
O ülkelerin taşımacılık alt yapısının ne olduğunu bilmek, ihraç etmeyi düşündüğümüz ürünlerin, oralarda nelerle karşılaşacağını ve ürünümüzün başına neler gelebileceğini tahmin etmemize yardımcı olacaktır.
Ülkenin politik yapısı ve siyasi krizlere ne kadar açık olduğu da göz önüne alınmalıdır. Siyasi dengelerin sağlanamadığı ülkelerle yapılacak ticarette, ödemelerimizin tam garanti altına alınması öncelik olmalıdır.
Ülkeye ithalat kısıtlamaları olup olmadığı, ithalat için müsaade gerekip gerekmediği konuları, o ülkelerin hedeflenip hedeflenmemesi kararının verilmesindeki önemli etkenlerdir.
Bankacılık sisteminin ne kadar iyi çalıştığı ve bankalarının ne kadar güvenilir olduğu da göz önünde bulundurulmalıdır.
http://www.istekobi.com.tr/kobi-bilgi-merkezi/makaleler/hedef-pazari-bulmak-m600.aspx

DAT ve DAP Nedir?

Milletlararası Ticaret Odası ( International Chamber of Commerce / ICC ) tarafından ilk olarak 1936 yılında yayınlanan ve dünya çapında sözleşmesel bir standart olarak kabul edilen INCOTERMS, yayınlandığı günden bu yana aralıklarla güncellenmektedir. Bu güncellemeler, uluslararası ticaretin ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde yapılmaktadır. Yayınlanmasından bu yana ilk değişiklik 1957 yılında ve en son 2011 yılbaşı itibariyle geçerli olacak ve INCOTERMS 2010 diye anılacak şekilde 7. kez değişmiştir.
INCOTERMS diye anılan ve Türkçe olarak "Teslim Şekilleri" diye adlandırdığımız kurallar, ticarette tarafların karşılıklı yükümlülüklerini tanımlayarak, yanlış anlamaların ve daha sonra pahalıya mal olabilecek uyuşmazlıkların engellenmesini amaçlamaktadır. Son yapılan değişikliklerde 4 adet kural ( ki bunlar DAF, DES, DEQ, DDU terimleridir ) kullanımdan kaldırılmıştır. Böylece 9 adete inen kurallara yeni 2 kural ( DAT ve DAP ) eklenmiş ve kural sayısı 11 olarak benimsenmiştir.
DAT ( Delivered At Terminal / Terminalde Teslim ) kuralı kara, demiryolu, denizyolu, içsular (nehir, göl), hava taşımacılığı gibi, hangi taşıma şekli seçilirse seçilsin kullanılabilir. Öte yandan birden fazla taşıma şeklinin bir arada kullanıldığı teslim şekillerinde de kullanılması mümkündür. Bu teslim şeklinde satıcının (ihracatçı) mallarını, belirlenen varış yerinde, gelen taşıma aracından indirilmiş bir şekilde alıcının (ithalatçının) tasarrufuna bırakmakla malları teslim ettiği varsayılır. Satıcı (ihracatçı) malların belirlenen varış terminaline kadar getirilmesi ve varışta araçtan terminale indirilmesi için gereken tüm masrafları ve işlemleri üstleneceği gibi, tüm bu işlemlerin taşıdığı riskleri de üstlenir. Satıcı (ihracatçı) DAT teslim şeklini seçmiş ise, malların ihracı için gereken gümrük işlemlerini yapmalıdır. Ancak, her ne kadar mallar varış yerinde terminale indirilmiş bir şekilde teslim ediliyor ise de malların ithalatı için gereken gümrükleme işlemleri, alıcının (ithalatçının) yükümlülüğüdür. Ayrıca alıcı (ithalatçı) malların sigortalanmasını isterse, sigorta yaptırmak için gereken bilgileri alıcıya vererek ve sigorta masraflarını üstlenerek, satıcının (ihracatçı) malları sigorta ettirmesini isteyebilir.
DAP ( Delivered At Place / Belirlenen Yerde Teslim ) kuralı da aynen DAT kuralına benzer şekilde kara, demiryolu, denizyolu, içsular (nehir, göl), hava taşımacılığı gibi, hangi taşıma şekli seçilirse seçilsin veya birden fazla taşıma şeklinin bir arada kullanıldığı teslim şekillerinde kullanılabilir. DAT kuralında olduğu gibi satıcının (ihracatçı), ihracat için gereken gümrük işlemlerini yapması gerekse de varışta ithalat için gerken gümrük işlemleri alıcı (ithalatçı) tarafından yapılmalıdır. Sigorta konusu da aynı DAT kuralında olduğu gibi olup satıcının sigorta ettirme sorumluluğu yoktur. Yine aynı şekilde satıcı (ihracatçı), DAP teslim şeklinde, malların belirlenen varış terminaline kadar getirilmesi, varışta araçtan terminale indirilmesi için gereken tüm masraflar ve işlemler ile tüm bu işlemlerin taşıdığı riskleri de üstlenecektir.
Her iki teslim şeklinin ortak yönlerinden birisi, teslim işleminin varış yerinde gerçekleşmesidir. Bir diğeri ise varış yerine kadar yapılacak tüm masraflar satıcının (ihracatçı) yükümlülüğü olduğu için, tarafların bu varış yerini mümkün olan azami açıklıkla belirlemesinde büyük yarar vardır. Birbirlerinden farklı olarak ise DAT kuralında mallar taşıma aracından indirilmiş olarak ve DAP kuralında ise taşıma aracının üzerinde alıcının tasarrufuna bırakılacaktır.
Öte yandan tüm INCOTERMS kurallarının ödeme şekilleriyle ilgisi olmadığının ve mal bedellerinin ödenmesiyle ilgili herhangi bir düzenleme getirmediğinin altını çizmekte fayda görmekteyiz.
http://www.istekobi.com.tr/kobi-bilgi-merkezi/makaleler/dat-ve-dap-nedir-m571.aspx

28 Nisan 2014 Pazartesi

Neden Kurtlar Vadisi yada Arka Sokaklar gibi değil ki bu yabancı diziler :) hemen sezon bitiveriyor yaw. Bide 40 dk dizi mi olur :) biz alışık değiliz öyle şeylere en az 3 saat olacak arkadaşşşş :)